PIKTES ÖĞRETMENLERİ ANLATIYOR: "Suriyelilerle Teneffüs Yapılmasın Diye Zil Saatleri Değiştirildi" bianet'e konuşan Suriyeli çocukların eğitiminde yer alan PIKTES öğretmenleri: "Suriyeliler çekip gitsinler kurtulalım, diye düşünülüyor. PIKTES projesi bitince sanıyorlar ki öğrenciler de gidecekler ama öyle bir şey olmayacak."
Milli Eğitim Bakanlığı ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu'nun birlikte yürüttüğü "Suriyeli Çocukların Türk Eğitim Sistemine Entegrasyonunun Desteklenmesi Projesi" (PIKTES) kapsamında görev yapan öğretmenler, Suriyeli öğrencilerin karşılaştıkları sorunları ve ayrımcılığı bianet'e anlattılar.
Milli Eğitim Bakanlığı ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu'nun birlikte yürüttüğü "Suriyeli Çocukların Türk Eğitim Sistemine Entegrasyonunun Desteklenmesi Projesi" (PIKTES) kapsamında görev yapan öğretmenler, Suriyeli öğrencilerin karşılaştıkları sorunları ve ayrımcılığı bianet'e anlattılar.
PIKTES öğretmenleri, toplumdaki Suriyeli algısının eğitimde de farklı olmadığına dikkat çekerek, yaşanan ayrımcılığı şöyle özetlediler: "Kadrolu öğretmenler Suriyeli çocuklara yaklaşımımıza bile şaşırıyorlar. Yok temiz değiller, yok hastalıklar... Böyle bakıyorlar. Bu süreçle ilgili kitap yazsam sonu gelmez, bitmez."
Farklı illerde görev yapan ancak güvenlik nedeniyle isimlerinin açıklanmasını istemeyen dokuz PIKTES öğretmeninin, anlatımları şöyle:
"Vebalı olarak görülüyorlar"
“Bizim programın adı “entegrasyon” yani temele indiğinde kaynaştırma esaslı bir program ama uygulamada daha çok ayrım var. İdareciler de başta olmak üzere toplumdaki birçok birey tarafından Suriyeliler vebalı olarak görülüyor, çocuklar çok daha mağdur, ötekileştiriliyorlar.”
"Gitsinler de kurtulalım, diye düşünülüyor"
“Suriyeliler çekip gitsinler kurtulalım, diye düşünülüyor. PIKTES projesi bitince sanıyorlar ki öğrenciler de gidecekler ama öyle bir şey olmayacak. Savaşı yapan çocuklar değil veya ‘çocukların eline silah verip gidin savaşın’ diyemeyiz bunu okullarımızda anlatıyoruz ama ne idarecilerimiz bundan anlıyor ne de proje il koordinatörleri...”
“İki foto, iki video ilgi bu kadar”
“Bize yaklaşılan tutum ortada, çocuklara nasıl yaklaştıkları da belli; arada bir göstermelik iki foto, iki video onun dışında gören duyan ilgilenen yok. Mesela; Türk öğrenciler ile Suriyeli öğrenciler beraber teneffüs yapmasın diye zil saatleri değiştirildi.”
“Kimsenin yaklaştığı yok; umurlarında değiller”
“Kimsenin yaklaştığı yok umurlarında değiller benim gözlemlediğim bu. Verdikleri yıllık plan tam bir fiyasko. Türkiye vatandaşı çocuklara bile harflerin öğretilmesi bir öğretim yılına yayılırken bizde bir dönemde sıfır Türkçesi olan çocuk okur yazar olsun isteniyor. Verdikleri kaynaklar -ki genelde dönem sonu gelir- çocukların ihtiyaçları ile alakasız. Yani her şey göstermelik oluyor çocuklara yaklaşımları da…”
“Suriyelileri bela gibi görüyorlar”
“Okuldan ve yöneticiden yöneticiye değişiyor ama çok büyük bir çoğunluğu Suriyeli çocukları sevmiyor bela gibi görüyorlar. Kadrolu ya da sözleşmeli öğretmenler de dahil olmak üzere… Mesela bu uyum sınıfları açıldı yöneticiler ve öğretmenler öğrencinin seviyesine bakılmaksızın bize gönderip kurtulma algısındaydı.”
“Dezenfekte olup yollarına bakıyorlar”
“Arada okullara gelinir fotoğraf çekilir hocalarımız azarlanır sonra çektikleri fotoğrafları sosyal medyada çok ilgiliyiz edasıyla bir kaç süslü sözle paylaşır dezenfekte olunur yollarına bakarlar.”
“Öğrencilerimize asla ayrımcılık yapmadık”
“Eğitim ülkenin acı ama gerçek yüzü maalesef. Bir öğretmen ve vatandaş olarak söylenecek çok şey var. Okulun kadrolu öğretmenleri Suriyeli çocukları ötekileştiriyor sınıfların en son sıralarında oturuyorlar ve ilgi sıfır bizim gidip onlardan almamızı bekliyorlar kaçırdıkları bir şey var çocuğun dili dini ırkı cinsiyeti olmaz olamaz.
Kızdığımız delirdiğimiz kendimizi paraladığımız çok şey var; doğru! Lakin asla ve asla ayrımcılık yapmadık. Nice görüştüğümüz düğününe gittiğimiz evine misafir olduğumuz kendisinden haber aldığımız öğrenciler mezun ettik. ‘Hocam iyi ki siz vardınız sayenizde şimdi üniversitedeyim, şu lisedeyim bu haldeyim’ diyen öğrencilerimiz var.”
“Kitap yazsam bitmez”
“İlkokullarda okuma yazmayı öğrenememiş gerek öğretmenden dolayı gerekse de kişisel gelişimden dolayı sıkıntılı Suriyeli olmayan Türk öğrencileri de bize veriyorlar; biz okuma yazma öğrettik öğretiyoruz. Bu projede çalışan öğretmenlerin çoğu da fedakâr ve hümanist insanlar.
Tek felsefemiz çocuğun dili dini ırkı olmaz düşüncesidir. Mesela ben yeri geldi öğrencilerimin yemeğini de verdim burnunu da temizledim. Arabı, Kürdü, Sünnisi, Alevisi, Ezidisi hepsini biz kucakladık.
Oysa kadrolu öğretmenler, Suriyeli çocuklara yaklaşımımıza bile şaşırıyorlar. Yok temiz değiller, yok hastalıklar... Böyle bakıyorlar. Bu süreçle ilgili kitap yazsam sonu gelmez, bitmez."
“Gelen yardımları çocuklara dağıtmıyorlar”
“Mültecilere karşı ülkemizde genel olumsuz bir tutum var. Fakat biz bu çocukları ayırt etmeden işimizi yapıyoruz. Mesela; Suriyeli öğrenciler için gelen yardımları Suriyelilere dağıtmayıp diğer öğrencilere dağıtıyorlar. PİKTES için yapılan seminerler ve eğitimlere PİKTES öğretmenleri değil de kendileri gidiyorlar.” (RT)
Post A Comment:
0 comments so far,add yours